 |
| www.fenerbahce.org |
Yeni kurulan bir sistemin sıkıntılarını yaşarken, sezon başındaki ilk üç resmi maçın üçünü de hem de gol yemeden kazanmak nefis. Sorunlar var mı? Var. Eksiklerimiz var mı? Var. Transfer ihtiyacı var mı? Var. Bu yola kazasız çıkmak, bu yolda kazasız ilerlemek çok önemli. Kazana kazana alışkanlık sağlanacak, takım olunacak. Bize de desteklemek düşecek. Başlıyorum.
On bir bu, diziliş bu. Mesut yok, Zajc yok. Muhammed sahada. Osayi'yi öne atmış hoca arkasında Nazım. Sakat İrfan Can, Serdar Dursun, Novak da yok, sol Ferdi'ye santrafor Samatta'ya teslim. Santrayla birlikte golle burun buruna geliyoruz, Osayi'nin giremediği kademe, Altay'ın geceye damga vuracağını bildirmesi. Sürekli bizde top, sürekli yükleniyoruz ama kaleyi bulan ilk şut ki gayet cılız, Muhammed'den 30'lu dakikalarda. Samatta'yı buluşturamıyoruz bir türlü topla, Ne Osayi ne Muhammed besleyebiliyorlar. Sosa ile Gustavo yine kusursuz, top hep bizde. Ama ne sonuç var ne de skoru değiştirebilecek aksiyon. Altay'ın elinden kaçırıp verdiği sonrasında da kurtardığı pozisyon dışında attığımız bir de gol var. Göz göre göre yiyorlar golümüzü. Tisserand'ın yapmadığı faul, Gustavo'nun golüne engel oluyor. Ne konuşacakken ne konuşuyoruz.
İkinci yarı aynı kadro aynı sistem ama biraz hareketlenme var. Özellikle Muhammed'in oynamaya başlaması hareketlendiriyor takımı. Nitekim pozisyon da buluyoruz ama gelmiyor gol. Sonra Mesut giriyor, Zajc giriyor, Arda giriyor. Baskı artıyor. Hakem Arda'ya ceza alanının hemen dışında yapılan faulü vermek üzereyken Zajc'ın şutu filelerle buluşuyor. Avantajı uyguluyor elbette hakem. Süreki yatan Antalyalı çocuklar birden hareketleniyor. Duran topları hızlı kullanmaya başlıyorlar ;)
Ve bir son dakika paniği yaşıyoruz defansta. Altay kurtarıyor, defans siper ediyor kendini, gelmiyor beraberlik golü derken havalanan topa Valencia yüklenip Mesut'u kaleciyle karşı karşıya bırakıyor. Mesut ise sevdiği işi yapıp, takibi bırakmayan Valencia'nın önüne yuvarlıyor topu; 2-0. İtirazlar, elle oynama itirazları. Top mu ele el mi topa? VAR çalışıyor, bir Göztepe faciası falan mı olacak diye korkuyoruz tribünde. 2-0 öndeyken birden bire penaltı noktasında beraberlik arıyor olabilir Antalya. Olmuyor bu defa. Top ele gitmiş. İlk yarıda attığımız temiz golün sayılmadığı bir hakem hatasını deftere yazıp üç puanla ayrılıyoruz sahadan.
Kim? İyi veya kötü diye yorum yapılabilecek bir maç değil. En azından bariz hatası yok. Sağ kanatta sıkıntı var. İki tane dümdüz adam Tisserand ve Nazım oynayınca ofansif bir aksiyon gelmiyor o kanattan. Sol kanat nispeten daha iyi, Szalai var. Novak var. Yine de her iki kanatta ofansif bekler olmalı. Yoksa sistem istenilen gibi yürümez diye korkarım. Ama daha büyük sorun santraforda. Samatta'nın tedavi süreciyle uğraşacak halimiz yok. Bir Kezman sorunsalı daha yaşamayalım.