CANIM SIKILIYOR CANIM


www.fenerbahce.org

O kadar dengesiz kadro o kadar gergin camia o kadar acayip ki. Can sıkıntısı üzüntü. Maç önünde bir şeyler atıştırırken geç gelen yemek sonrası garson "ne olur maç" diye soruyor. "Ne fark eder ki?" diyorum "Bir kez daha göreyim Fenerbahçe'yi, yeter". Ama yanımda bu maçlık mantar gibi çıkan "taraftar" başka şey peşinde, Slimani'nin anasının ve ebesinin detaylı hallerinde. Sadece o olsa. Yıllardır tribünde omuz omuza olduğum adamlar da benzer durumda. Rüzgar esiyor Slimani'nin anası, hakem penaltı veriyor Slimani'nin anası, Harun penaltyı kurtarıyor Slimani'nin anasının seks pozisyonları. Dönen topu tamamlayan Kasımpaşalı ceza alanına erken girdiği için iptal olan gole "Ofsayt, ofsayt" diye bağıran arkadaşın Slimani'nin taç atışlarında, ataklarda nerelerde duracağına karar vermeye çalışması bana göre komik. Ama camia külliyen bir kıyamet günü krizi yaşıyor. Yönetim ne yapıyor, başka bir yazıda sorgulayayım, şimdi saha.

Takım kalitesi o o kadar düşük ki, şimdilerde sakatlığı nedeniyle oynayamayan Ayew tüm gol aksiyonlarına ön plandaydı. Oysa bitik, koşamıyor, veremiyor, vuramıyor. Lakin elbette bir kalitesi var, kalite bitmez. Ama takım o kadar kalitesiz ki Ayew o bitik haliyle önemli anlarda bitirici. Keza Valbuena. Dermanı yok, fizik gücü felaket durumda. Korner vuruşlarında, frikiklerde dakikalar ilerledikçe menzili düşüyor. Ancak ön direğe kadar gidiyor bazı ortaları. Ama takım kalitesiz. Ve Valbuena'da da elbette bir kalite var. Artık onun payı var önemli anlarda. Oysa takımı bir diğer taraftan zor durumlara sokan da bitik adamlar. Yaşları da genç değil ki geleceğin Fenerbahçe'si ulan diyelim.

Frey'e kalas diye sallayan, tek işi koşmak yeaaaa diyenler Frey'in pres yapmasıyla kendinden geçiyor. Slimani ayrı depresyonda. Gerekli gereksiz her topa koşuyor, bitiyor, tükeniyor. E rüzgar da onun yüzünden eser olduğuna göre, artık barışması zor taraftarla. Mehmet Ekici'nin çime ayak basması bile ufak bir organizasyon getiriyor takıma. Tamam da onun da gücü sınırlı, 90 dakika olmuyor işte. Çok yazık ama olmuyor işte.

Eljif çok geride kalıyor, yararlanamıyoruz. Hoş o da boyundan büyük iş yapma niyetinde, kendisine de zarar veriyor. Stoperler yetersiz. Normal şartlarda vasat diye beğenilmeyecek Skertel bir şeyler yapmaya çalışıyor. Roman? Geçtim. Reyes'i aldık dünü saymıyorum, 3 maç oynadı 2 tanesinde kendi yerinde oynamadı. İyi veya kötü aslında bilmiyoruz ama rüzgarın esmesi Slimani'nin suçuysa, sert esmesi de Reyes'in suçu. Sonuç; analar ebeler.

Sezon başında futbol ulemasının hiç utanmadan çöp diyebildiği Hasan Ali takımda ayakta kalanların başında. Allah dert vermesin çünkü hemen aportta İsmail duruyor. Sağ beke bakıyorsun Şener ile Isla. Bir Şener oynuyor bir Isla. Kim oynarsa yahu neden diğeri oynamıyor? diye sorulan bir performans döngüsü içindeler. Yani iyi oynayan kapmıyor formayı kötü oynayan diğerine bırakıyor. Tekrar ve tekrar. Iron Maiden'den Infinite Dreams parçasının sonu gibi, "And again, and again and again..."

Harun iyi güzel çocuk. Penaltı da kurtarıyor. Yan top? Cepheden şutlar? Karşı karşıya performansı? Ya topu oyuna sokma? Yaptığı panik?

Zaten geçtim hepsini rakip takım bizim ceza alanının önünde yere forma bıraksa bizimkiler topu birbirlerine atamıyor, uzun oynuyor. Top stoperlerde, rakip basıyor, stoper ileri vurmak yerine topa sahip olmak adına kalecisine dönüyor. Hooooop uzun top. E stoper de yapardı zaten onu. Hatta ceza alanının dışında olduğu için muhtemelen daha uzağa vururdu. Bir nefes alsana. Yok.

Jailson, yaptığı anti profesyonel iş yüzünde takımı eksik bırakmış. Artık son demlerini yaşayan Topal'dan medet umuyoruz orada. Tolga Ciğerci vardı bir de, iyileşti mi? Bilmiyorum.

Takımı ileri taşıyacak ayak yok. Topla ileri taşıyacak bir Barış var bir Alper. Alper ortalıkta yok. Barış hata yapsa da hep oynasa keşke. O da Ayew sakatlandı diye oynuyor sanki. Soldado'yu UEFA listesine yazmamışsın, o da teknik hata. Haaa bir de Benzia var. Gölgesine çalım atarken top kaptırıyor. Şut desen yok, ara pas desen yok. Yok arkadaş.

Bunların sorumlusu kim? Mevcudu bozan, o kadar transfere ne takım olacak bir kadro kuran ne de bunları oynatacak hocayı bulamayan (buldu da yanlış bulmuş) kim? 

Devre arasında takviyeyle moral bulacağız diye uman var mı? E yine aynı kafa yapacak transferi, neyin değişmesini bekliyorsunuz ki hem de en zor transfer döneminde?

Evet bir kez daha göreyim diye gidiyorum maçlara, ne ıslıklıyorum oyuncumu ne küfrediyorum. Peki yeni neslin Fenerbahçeli olması, Fenerbahçeli kalması için YENİDEN mottosuyla başlayan ve (yemin ediyorum içten söylüyorum) kalpleri fetheden sorumluluk projeleri işe yarayacak mı sizce? Geleceği nasıl inşa edeceğiz?

Bir de ufak not. Son 15-20 yılda keyifle izlediğim 3 Fenerbahçe'den birisi Ersun hocanınkiydi. Ve ne yazık ki istifa ettirildi. Bu nedenle yarım kalan işini bitirmesini isteyenlerden birisi benim. Lakin bu anlattığım futbolcu grubunun başına Ersun Yanal gelse ne olacak? Ona da yazık değil mi? Oynattığı süper top zamanında elindeki kadroyu sayanınız oldu mu? Siz gerçekten Ersun hocanın Emre, Kuyt, Emenike, Webo, Sow, Meireles, Egemen, Yobo, Alves, Caner, Gökhan, Baroni bulunan takımdan aldığı performansı yukarıda saydığım oyunculardan alabileceğine inanıyor musunuz?