FENERBAHÇE 2-1 BEŞİKTAŞ


Hakemle mi başlasam acaba? Büyük hatalarla bitirdi maçı. Kontrolü kaybetti. Elbette zorlandık. Karşımızda güçlü ve kadrosu oturmuş bir Beşiktaş vardı. Buna rağmen ortaya konulan mücadeleye şapka çıkartıp sorunlara da mutlaka parmak basmalı. Bazı sorunlar var ve bunlarla sonuna kadar gidemeyiz. Başlıyorum.


Ali Palabıyık. Kötü hakem. Standardı yok. Aynı maçta benzer pozisyonlara farklı kararlar veriyor. Maç boyu bir çok hatası var.

Talisca'nın Ozan'ın omzuna tekmesi var. Kesin kart lazım, rengi tartışılır. Faul dahi vermedi.

Pepe'nin Janssen'in ayağına bastığı pozisyon sırasında attığı dirsek var. Kırmızı kart olması gerek. Faul dahi vermedi.


İlk penaltımızdaki karar doğru. Medel'in kart da görmesi gerekirdi.

Quaresma'nın Valbuena'ya attığı tekme kırmızı kart olmalı, sarı kartla geçiştirdi. Öncesinde de Josef'e attığı bir tekme var.




Sarı kart sonrasında Mehmet'e yaptığı faul kartlık değil, ikinci sarı karttan ihraç etti. Üç karar da hatalı.

Neto'nun kırmızı kartı yanlış değil. Daha önceki benzer pozisyonlarda kırmızı kart gösterilmemesi hata, bu değil.

İlk yarının son anında Ozan'ın koluna çarpan top penaltı değil, doğru karar.

Negredo'nun pozisyonu temiz, ofsayt yok. Ancak oyun durduğu için hareket etmeyen Kameni'yi unutmamak gerek "gol verilmedi" demeden önce.

Yine ikinci yarıda Cenk Tosun'a ceza alanında yapılan hareket penaltı.

İsmail'in kırmızı kartı ağır. Lakin darbenin yeri ve şeklini düşünüp bir de bunun rakip oyuncu tarafından sizin oyuncunuza yapıldığını varsayarsanız kararın doğru olduğunu anlarsınız. Ağır olsa da.

Şenol Güneş bildiğimiz gibi. Geçen sezon Kjaer'e saldırmıştı. Bir sürü maçta küfürleri vardı. Bu defa de hakemin kararına küfürle tepki verdi. Tribüne gönderilmesi kadar normal bir şey yok.


Bu da TRTSPOR'da yayınlanan bir yorum.



Hakem kararlarını geçip oyunculara inelim.

Kameni
Isla . Roman . Neto . Hasan Ali
Josef 
Mehmet . Ozan
Giuliano . Janssen . Valbuena

4-3-3 gibi. İleri taşıdık takımı ancak hızımız yeterli değil. Nitekim gol sonrası bulduğumuz boşlukları dolduracak hızlı bir oyuncumuz yoktu sahada. Bunu Ozan yapmaya çalıştı ağırlıklı olarak. Evet Ozan. Nitekim iki çok net pozisyonu bar her iki devrede, bir tane de gol vuruşu olan bir oyuncu için net denecek başkası. Bu sıkıntı. Diğer yandan Janssen'in takıma cuk oturması durumu var. Giuliano'yu da bir Alex sanmaktan vazgeçmesi gerek herkesin. Ne bir Alex daha olacak ne de Giuliano o pozisyonda oynayabilecek. Elma ile armut. Elma gitti, armut işe yarayacak. Bence.

Stoper sıkıntısını bağıra bağıra dile getiren Kocaman'ın bu maça ana stoperlerinden birisinin sakatlığı nedeniyle başlayamaması, diğerinin de kırmızı kartla oyun dışı kalması büyük şanssızlık. Öndeyken, iyi oynarken, rakip eksik kalmışken gelen kırmızı kart bütün gidişatı tekrar değiştirme noktasına getirdi. Topal'ın Ekici yerine oyuna girişi mantıklı hamle. Josef'in stopere geçmesinin de mantıklı olduğu anlaşıldı. Şaşıranlar (benim şaşırmam normal de medya mensuplarının nasıl haberi olmuyor) haklı. Lakin performans on numara beş yıldız. Bence maçtaki en iyi oyuncumuz. Aslında gol atmasına rağmen Giuliano ile İsmail dışında iyi olmayan oyuncu yoktu zaten sahada.

Caner'e edilen küfürler en basitinden ayıp. Beşiktaşlılar küfrederken tepki verenlerin bugün aynısını yapması aptalca. Kendisine küfredenlerin önünde diz çökme tiyatrosu kendi bileceği iş, beni ilgilendirmez. Ben yapmazdım.

Asıl sorun Caner'in sahada maç içinde yaptığı terbiyesizlik. Hatırlayın, Fenerbahçe'de iken Olimpiyat'ta berabere kaldığımız maçta, hakemin haksız olduğuna inanılan (aslında haklı olan) kararına tepki olarak topu doğrudan avuta atan oyuncu Caner olmuş ve herkesçe alkışlanmıştı. Ne oldu peki Caner'e?

Dün Beşiktaş'ın ceza alanımızdaki bir pozisyonunda Cenk yerde kaldı. Oyun devam etti. Top Beşiktaş'a geçtiğinde Caner'e ulaştı. O sırada Kameni, ceza alanında yerde yatan Cenk'in yanına gitmiş ve yardım etmeye çalışıyordu. Caner, Kameni'nin kalesini (Beşiktaşlı Cenk için) bıraktığını görünce orta sahadan gol atmaya kalkıştı. Dünle ilgili en büyük çirkinliklerden birisi buydu. Unutulmamalı.


Evet kazandık. Puan ve maçı da kaybedebilirdik açıkçası. Karşımızda güçlü ve kadrosu oturmuş bir Beşiktaş vardı. Bunu unutmamak gerek. Bu galibiyetle her şeyin düzeldiğini de sanmamak. Zamana ihtiyaç var. Ve görüldüğü üzere takımın taraftara da ihtiyacı var.