"Gazete haberlerini yolladık" diyor. "Bence şike yoktur" diye ekliyor. "Basın toplantısında yoktum" diyor fotoğraf gösterilince "Ben konuşmadım". Anında satıyor Mehmet Ali Aydınlar'ı.
O zaman da satmıştı. İyi bir satıcı kendisi. Tam ipiyle kuyuya inilecek insan. Lütfi Arıboğan'dan bahsediyorum elbette. "45 dakikalık bir görüşme oldu" diyor. 45 dakika boyunca sadece 3 cümle edilmiş anlattığına göre, çelişkili.
Eski federasyon görevlisi, Fenerbahçe'nin yıllarını (maddi manevi kaybettiklerini yazsam sığmaz) kaybetmesinin nedenini, UEFA'ya gönderdiği gazete haberleri olarak itiraf ediyor. Ve şike yapılmadığını düşünmesine rağmen, Türk Futbol Federasyonu görevlisi olmasına Türkiye'nin bir takımına yapılan bu kumpasa sessiz kaldığını söylemiş oluyor.
Çok büyük bir kumpas. Tek tek çözülecek her şey. Hiçbir yalan sonsuza kadar süremez. Tek tek, kayıp yılları saniye saniye, kayıp paraları kuruş kuruş, sent sent ödeteceğiz. Hepinize hem de.
Not : Demin bir Twitter mesajında gördüm. Şike olmadığını düşünen TFF'nin oynatmadığı bir Süper Kupa maçı var, unutmamak gerek.