Sözde şike davası, yeni yeniden başlıyor. Adalet olacak mı? Belli değil. Ülkede güvenilecek bir kurum kalmadı gibi. Yeniden yargılanma bile mucize. Cemaat&AKP kavgası çıkmasa ne olurdu kimse bilmiyor. Veya biliyor da dile getirmek istemiyor. Sıkıntı büyük. Meclisteki aklamaları görünce mide bulantısı artıyor.
Yarın (13.01.2015) başlıyor dava. Yine Çağlayan. Bu defa iş durumum önceki dönem kadar kolay değil. Gündüz orada olmam mümkün olmayacak. Mesai sonrası kısmetse. Ancak orada olmak isteyen bir güruh daha var. Elbette haklarıdır. Zira iyi niyetli herkesin adalet için elinden geleni yapması. Baştan beri söylediğim gibi, suçu işleyenlerin gerektiği gibi yargılanıp cezalandırılması. Yarın Çağlayan'dayız yaygarasını yapanların başında, Emir Sarıgül tarafından finanse edilen ve dava süresince sosyal medyadaki aptal ve kötü niyetlileri birleştiren TekYürek.com olması çok manidar. Zamanında saman altından yürütülen faaliyetlerini artık su yüzünde yapıyorlar. Bundan çıkarttığım sonuç, bunların sahiplerinin aldıkları duyumlar ve korkularının, ibrenin lehimize dönmüş olduğu. Ama dedim ya. Güvenilecek kurum kalmadı gibi.
Daha önce hatırlarsanız, şikayet başvurusunda, 17 Aralık operasyonu (bazılarının milli iradeye darbe dediği) aklaması gibi bir ifade yer almıştı. Bununla ilgili serzenişleri, sıkıntıları dile getirdim. Ancak hemen akabinde başkanın Fenerbahçe Dergisindeki yazısının "iteni de tutmayanı da" ifadesi, en azından beni ve sanırım bazı Fenerbahçelileri şimdilik tatmin etmişti. Tekrar belirteyim, açık bir hırsızlık davasını aklama potasına sokulacak sözde şike davamız bugüne kadar gösterilen her çabayı benim gözümde çöpe atar.
Evet, sonucun kimseyi tatmin etmeyeceği, aslında ülkeye yapılan büyük bir kötülük olan sözde şike davası sona yaklaşıyor. Kim kazanacak? Suçlular gerçekten ortaya çıkacak mı? Ve bunca yılın tazminatı nasıl hesaplanacak?