Şu anda 52 yaşında, 1961 doğumlu. Eski basketbolcu. Şükür Fenerbahçe'de hiç oynamadı zira basketbolcular çok dolaşır takım takım. 2005'te ne alakaysa, TFF genel sekreteri oldu, Levent Bıçakçı'nın başkanlığı döneminde. Haluk Ulusoy, Hasan Doğan, Mahmut Özgener ve nihayetinden Mehmet Ali Aydınlar dönemlerinde hep görevdeydi. Eşi Mahir Kaynak'ın kızı Deniz Ülke Arıboğan. Cemaate yakınlığıyla bilinen İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin mütevelli heyetinde. 3 Temmuz 2011 tarihinden bir kaç gün sonra, twitter hesabından emniyetin çalışmasını tebrik etti. Aşağıdaki metni yayınlayan emniyet. Ve yargı kararları doğruysa (Mehmet Ekici'nin başkanlığında görülen şike davası kararları) yalan durumuna düşmüş olan açıklama.
Dönelim Lütfi'ye. Bugün bir açıklama yaptı, Galatasaray Spor Kulübü CEO sıfatıyla, dedi ki;
...Türk futbolunun geleceği için federasyonumuzdan anlayış bekliyoruz. Kendileri bunun ışığını bize gösterdiler. Son haftalardaki görüşmelerde açıkçası bu işareti verdiler. Tahmin ediyorum yarın tarihi bir karar verecekler. Türk futbolunun uluslararası rekabet konusunda özellikle futbolda, global bir ülke olmaya mı devam edeceğiz yoksa yerel mi kalacağız, bu noktada bu karar çok kritik. Futbol Federasyonu yönetiminden, Türk futbolunun geleceği için kararlarını gözden geçirmelerini ve gerekli esnekliği göstermelerini bekliyorum...
... Rekabetçi ortamda genç yıldızların yetişmesi konusunda federasyonumuzun kararını gözden geçirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda onların en büyük desteği de AB üyesi ülke oyuncularının Türkiye'de Türk vatandaşı gibi sayılması...
... Federasyonun, futbolun hizmetinde olduğu için ters bir karar vereceğini düşünmüyorum. Ters bir karar ciddi bir olumsuzluktur. Gerekli esnekliği göstereceklerdir. Konu kulüplerimizin bütçeleri, bütçelerin yanlış sarf edilmemesi. Korumacı yöntemlerle hiçbir sektörün gelişmediğini Türkiye geçmişte yaşadı. Türkiye, gelişmelerin en büyüğünü son yıllarda yaşadığımız rekabetçi ortamda gösterdi. Futbolda da öyle olmalı...Bu açıklamayı okuyan ve Lütfi Arıboğan'ın daha önce ne yaptığını bilmeyen nasıl da hak verir değil mi?
Peki daha önce neler olmuş?
2005'te Aziz Yıldırım demiş ki;
... Önümüzün açılmasını istiyoruz. Fenerbahçe’yi dünya kulübü olma yolundaki hedeflerine ulaştıralım. Ama bu şartlarda zorlanacağız. Bunu ilgili mercilerden istiyoruz. Bu konuyu tartışmaya açalım. Türk futboluna zarar verecekse, biz de bu düşünceyi kafamızdan atalım...
... sınırlamanın kaldırılması yönünde çalışmalar yaparak, gerekirse belli sayılarda milli olma, yaş sınırı veya daha farklı konularda standartlar getirilerek, yeni bir uygulama başlatılabilinir ...O tarihte Lütfi Arıboğan TFF'de görevli. Sonuç mu? Yok sonuç falan, kısıtlama sürmüş.
... Futbol dışında her branşta bu tip uygulamalar yapılıyor. Futbola gelince ‘Türk futbolcusunun önü kesiliyor’ deniliyor. Böyle saçma sapan bir şey olabilir mi? Keşke oyuncu çok olsa, Türk ligi daha kaliteli hale gelse. Kaliteli oyuncular getiremezseniz milli takımdan da başarı beklemek zor olur. Kimse kafasını kaldırıp da diğer ülkelerde durum nedir diye bakmıyor ...
2007'de Kulüpler Birliği ne demiş? Haber Sabah'tan
... Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı toplantısı dün İstanbul'da yapıldı. Günün sürprizi ise, uzun süredir Birlik ile sorunlar yaşayan F.Bahçe Kulübü'nün toplantıda Başkanı Aziz Yıldırım ile yöneticiler Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu tarafından temsil edilmesiydi. G.Saray Başkanı Özhan Canaydın'ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya Trabzonspor'a vekalet veren Beşiktaş dışındaki tüm kulüpler katıldı. Gündemin birinci sırasındaki yabancı sınırlaması konusunda ise ortak karar çıktı:"Yabancı oyuncu sayısında sınırlama kaldırılsın. Futbol Federasyonu tam serbestlik tanısın."
Toplantının ikinci bölümüne katılan Federasyon Başkan Vekili Affan Keçeci, bu öneriyi 1 Haziran'da Bosna Hersek'te yapacakları yönetim kurulu toplantısında görüşeceklerini belirterek,"Yönetim bu konuyu çok yönlü irdeler. Türk futbolu için en doğru olan şey yapılacaktır. Burada alınacak karar yürürlüğe girecektir" dedi.Lütfi Arıboğan yine TFF'de. Karar mı? Kısıtlama sürmüş.
Lütfi Arıboğan'ın yaptıkları bunlar. Galatasaray da, o TFF'deyken istifa isteyip, istifa ettikten sonra CEO olarak bünyesine alan kulüp. Nasıl organik bir düzen var, farkında mısınız?
Değilseniz, gerekirse açıklarım ;) #yersen