FORMALİTE MAÇI YOKTUR


Herkesin ağzında aynı laf, Borussia maçı formalite maçıdır. Aykut hoca da Marsilya maçı sonrasında, sürekli on birde olmayan oyunculara bir hedef göstererek bu maçın esas öneminin, sürekli oynamayan oyuncular için bir Avrupa kupası maçı oynamak olduğunu belirtti. Katılıyorum. Ve evet grubun sıralaması açısından en ufak bir önemi yok bu maçın. Ama formalite maçı diye bakmamak için nedenimiz var, açıklayayım;

Bildiğiniz üzere UEFA, Avrupa Kupası'na katılan takımlara, son beş sezonda oynadıkları Avrupa Kupası maçlarında aldıklar sonuçlara göre düzenlenen bir puanlama sistemi uyguluyor. CL ve EL'de oynanan maçlara, geçilen turlara göre takımlar puan alıyorlar, bu puanlar hem kendileri hem de ülkeleri için bir yerde birikiyor. Böylelikle hem ülkelerin bu kupalara gönderdikleri takım sayısı, hem bu takımların gruplara doğrudan girip girememeleriyle ilgili hem de takımların muhtemel kuralarda hangi torbada bulunacaklarıyla ilgili adil bir düzen oluşuyor.
Öncelikle CL ve EL'de gruplarda alınan her galibiyete 2 her beraberliğe 1 puan alındığını belirtelim. Buna ek olarak CL'de gruplara kalmanın karşılığı da 5 puan (ister ön elemeden gelsin ister doğrudan grupta başlasın). Diğer yandan EL'de böyle bir şey yok. Yani gruplara kaldığınız zaman bir bonus verilmiyor. Yine CL'de, gruplardan bir üst tura çıkan 2 takım da 4'er puan daha yazıyorlar hanelerine. EL'de bu da yok zira CL'den grubunda 3. olup da EL'ye düşen takıma puan verilmediği için EL'de gruptan ilk iki sırada çıkan takımla aynı seviyeden devam ettiği için EL'de kazananları da grup bonusu alamıyorlar.
Ön eleme turunda alınan galibiyetler, ülke puanına etki ederken takım puanına etki etmiyor. Mesela Eskişehirspor 'un 2 puan (1 galibiyet 2 beraberlik ), Bursaspor'un 2 puan (2 galibiyet) , Dynamo Trabzon'un ise 1 puan (2 beraberlik) katkısı olmuş durumda ülke puanına. Hatırlatma bu ön eleme puanlarının sadece ülke puanına katkısı var takım puanlarına yok. Buna göre Şu ana kadar ülke puanına katkı aşağıdaki şekilde oldu bu sezon;
Fenerbahçe 11 puan
Galatasaray 9 puan
Eskişehirspor 2 puan
Bursaspor 2 puan
Dynamo 1 puan
Bu puanları toplayıp, katılan takım sayısına bölünce çıkan sayı da, elenmeden devam eden her takıma ekleniyor. Buradaki dezavantajımız, elenen takım dezavantajı. Devam eden 2 takım olmasına rağmen ülke puanını katılan takım sayısına bölmek gerekiyor. Yani elenenlerin de cezasını çekiyor kalan takımlar.
Bir de takım puanlarına bakalım.
Fenerbahçe 10 (4 galibiyet, 1 beraberlik ve ülke katkısı 1 puan)
Galatasaray 10 (2 galibiyet, 1 beraberlik, CL gruplara katılma bonusu ve ülke katkısı 1 puan)
Bu iki takım bu sezonki sıralamada 23. sırayı paylaşıyorlar. Genel sıralamada ise Galatasaray 54. Fenerbahçe ise 63. sırada. Oysa sezon başlarken Fenerbahçe 53. Galatasaray ise 60. sıradaydı. Yukarıda belittiğim gibi hesaplama son 5 yıla göre yapılıyor. Bizim 18,9500 puanlık efsane çeyrek finalimiz zaman aşımına uğradığı için birden bire gerilemiş oluyoruz.
Ve böylelikle sonuca geliyorum. Önümüzdeki sezon şampiyon olup gruplara doğrudan katılmamız halinde de, ligi ikinci bitirip  ön eleme oynamamız halinde de, ilk ikiye giremeyip veya CL ön elemede elenip EL'ye gitmemiz halinde de, takım puanımız, kuralar için çok önemli.
İşte bu nedenle Borussia maçında alınacak bir galibiyet, takım puanımıza 2 puan, ülke puanına ise (2/5=0,40) 0,40 puan daha eklemiş olacağız yani şu anda 10 olan puanımız 12,4 olacak. EL'de gruptan çıkana puan verilmediği için, bundan sonraki eleme turlarında alacağımız beraberlik ve galibiyetler de çok önemli olacak.
Sonuç şu. Bu maçın Avrupa tecrübesi kazanımı açısından oyuncular için çok önemli, aksi iddia edilemez. Ancak 5 yıllık başarıyı düşünerek ve ne yazık ki 2010/11 ve 2011/12 sezonlarındaki kötü puanların telafisinin bu sezon EL'de alınacak azami puan olduğunu unutmamak gerek. Bu nedenle Borussia maçı bir formalite maçı değildir. Sürekli oynamayan oyuncuların takım içine serpiştirileceği, skora göre ağırlık verilebileceği ama 7-4 veya 8-3 oranında sürekli oynayanlarla sahaya çıkılması gereken bir maçtır.