Büyük Yürüyüş

Maraton tribün inşaatı sıraları. Tahminen 2001 yılının sonları. O zamanlar kulübün web sitesini Metin ve Adnan üstlenmiş durumda. Webdeki en iyi tayfadan da bir takım kurulmuş bu iş için, naçizane bendeniz, Haluk (BlueSilence), Bülent, Metin (YolcuMet). Ek olarak Bahadır (Fano) ve Cengizhan'ın destekleri var.
Kulüplerin kendi iletişim organlarını kullanması gibi bir durum yok o vakitler. Nitekim biz de dışarıdan yaptığımız için, bünye tam anlamıyla kabul etmiyor bir türlü. Tesislere giremiyoruz, röportaj izni olmuyor, bir sürü aksaklık.
Neyse mevzu o değil, demişiz ki 'Sorun başkana soruları, yanıtlasın'. Metin almış randevuyu gidiyoruz Engin'le (fotoğrafçımız). Başkan, klasikleşmiş olarak eserlerini gösteriyor her zaman olduğu gibi, 'Gelin çocuklar inşaatı gezelim' diyor röportaj öncesinde, geziyoruz. Anlatıyor, anlatıyor. Engin'in parmak deklanşörde sürekli.
Maraton üst daha dümdüz durumda betonu atılmış yeni. Oraya çıkıyoruz, soyunma odalarının bulunacağı yerleri geziyoruz. Sonra sahaya iniyoruz, detaya giriyor başkan, bana anlatıyor. Bugün içinde Fenerbahçe Müzesi, Maraton Fenerium Mağazası, FBTV, Fenerbahçe Kart, Fenerbahçe Dergisi'nin bulunduğu maraton tribünü anlatıyor, gururla. 'Başkanım' diyorum, 'Kupa merasimi için merdiven olmayacak mı? Avrupa kupası kaldıracağız bu stadyumda.' Alsınlar da asansör yaparım yanıtını veriyor. Platini daha UEFA başkanı olmamış ve 'Kupa törenlerini eskisi gibi şeref tribününe çıkarak yapın, saha içine platform koymayın' tavsiyesini yapmamış tabi.
Aradan geçen süre 7 yıl değil, Türkiye'nin en büyük futbol stadyumu tamamlanalı 1-2 yıl olmuş, yine de kesmemiş başkanı, üzerini tamamen kapatacak ve 6.000 kapasite daha ekleyecek. UEFA Kupası 2009 finalini vermiş UEFA. Fenerbahçe futbol A takımı Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finalde. Uzak görünse de kupa hayalini görebilecek mesafedeyiz sonuçta.
4 yıl önce finalde Porto'yu izlerken, tribünde Porto taraftarı yerine Fenerbahçe taraftarını düşünüp, gözlerim dolu halde Hasan'a 'Görecek miyiz ulan biz de bu günleri?' diye soran ben, Chelsea, sonra Arsenal-Liverpool galibi ve sonra diğer finalisti geçip kupayı kaldırmanın rüyalarını görüyorum. En az şans verilen çeyrek finalist olmamıza, tarihimizde ilk kez buralarda olmamıza rağmen hayal ediyorum Moskova'da Alex'in ellerinde yükselen kupayı. Bunu düşündürüyor Fenerbahçe'm.
Bugünleri yaşattığı için emeği geçen herkese teker teker teşekkür etmek gerek. Ama en önemlisi burada bulunmayı sürekli hale getirmek gerek. Türkiye'de (Annemizin Kutsal Ligi) devamlı şampiyon olup, Şampiyonlar Ligi'nin vazgeçilmezi olmak gerek. Yavaş yavaş, istikrarla.