COCU GİTTİ SIRADA COMOLLI VAR MI?
Semih Özsoy diyor ki "...Bununla birlikte bazı futbolcuların performansı hakikaten Fenerbahçe camiasına, futbolcusuna yakışacak bir durumda değil. Oynayanlar kadar oynamayanların da yanlışlıkları Sayın Phillip Cocu’nun gitmesinde büyük etken olmuştur. Dolayısıyla oyuncularımızı da kendilerine çeki düzen vermeleri anlamında da uyarmakta fayda var. Bunlar bizim kendi hatalarımız..."
Cocu doğal olarak hesap kesilecek ilk pozisyonda. Nitekim yine Semih Özsoy'un belirttiği gibi bedel ödeyen kişi oldu. Oysa sezona YENİDEN SAYGI düsturuyla başlayan bir yönetim, ne kadar hatalı olursa olsun biletini kestiği hocasına ne bedel ödetme gibi bir ifade kullanmalı ne de son basın toplantısı hakkını elinden almalıydı.
Bunları yönetim acemilikleri diye çekiyorum sineye. Ama açıkçası artık daha da çok göze batıyor. Sadece 5 gün sonra bir Galatasaray deplasmanına çıkacak olan Fenerbahçemizin ne teknik direktörü var ne de takımın yuvasında yani Samandıra'da bu maçın önemini ve aslında Fenerbahçe'yi anlatacak bir kişi. Çok zor bir hafta yaşayacağımız ortada.
Maçla ilgili çok konuşmaya gerek yok. Yanlış seçimlerle zaten kısıtlı bir kaliteye sahip olan kadroyu bir takım haline getiremeyen Cocu'nun İsmail ısrarı, ne yazık ki sahada gezinmekten başka pek işe yaramayan Ayew sevgisi zaten sıkıntılıydı. Buna Hüseyin Göcek denilen Fenerbahçe düşmanının yönetimi, yenilen gol sonrasında ayağa kalkamayan oyuncuların yetersizliği eklenince sonuç kaçınılmaz oldu.
Sezonun ne kadar kötü geçeceği, Cocu'nun yerine gelecek hocanın ne kadar çok zorlanacağı ortada. Değişim derken camianın dinamiklerini hesaplayamayan yönetimin yanlışlarını da eklersek, durumun vehanetinini anlamak zor olmaz.
Maç sürerken takımı ıslıklayan, oyunculara küfreden herhangi birisine taraftar demem, diyemem. Bir olasılık sempatizan, daha yakın müşteridir benim gözümde. Lakin rakip takımı alkışlayan, paslaşmalarını oley çekerek alkışlayan, bize attığı golleri alkışlarken, bizim attığımız golü protesto edip ıslıklayan ne kadar yavşak varsa benden uzak durmasını dilerim. Yeniden saygı mottosunu kendi oyuncusuna hakaret olarak algılayan dallamaların bu kadar cesaretlenmesini sağlayan yönetime de sitemlerimi sunarım.
Yenilgi sonrasında özür dilemeye tribünlere giden kaptanlarına küfreden yavşakların yanına gidip de "Ne deseniz haklısınız" diyen yöneticilerin, başkanın bilmesi gereken tek şey, yarın öbür gün hedefte haksız da olsa kendilerinin olacağıdır.
Tek gerçek Fenerbahçe'dir. Önce Fenerbahçe diyemeyen herhangi birisinin kulüpte yer almayacağı bir dünya mümkün. Başkanın da söylediği üzere Fenerbahçe için var olanlarla Fenerbahçe sayesinde var olanları net bir şekilde ayırmak gerek. Bunu önce kendisinin yapmasını umarım.