Minik kuşumun ilk deplasmanıydı, heyecanlı bir yolculuk elbette. Güzel bir grup güzel bir yolculuk, önce Perge sonra Aspendos, Kaleiçi'ndeki süper otel ve nefis hava. Bir Yeldeğirmenli Fenerbahçeli'nin Kaleiçi'ndeki Castle isimli mekanına sabah kahvesi, sonra geri dönüp maç öncesi öğle yemeği. Rahatlıkla stadyuma kadar gidiş. Buraya kadar nefis her şey.
20:00'da başlayacak maçın kapılarının 18:00'da açılacak olma anlamsızlığı. 1 saat boyunca kapı açılmasını beklerken güneşin dağların ardında kaybolması ve o güzelim hava sıcaklığının bitişi. Artık karanlık ve soğuk. Güneşin batışı sonrasında stadyumdan ayrılana kadar yani 18:00 - 23:00 neredeyse 5 saatlik sürede minik kuşumun gıkını çıkartmaması, metaneti, maç boyunca tezahüratları, totemleri.
Ve bir de maç elbette, minik kuşumun ilk deplasmanında açılış golü de takımın minik kuşundan :) geldi. Müthiş bir öz güven, müthiş bir alt yapı ve elbette kabiliyet. İkinci yarıda 3-4 olacak skoru yakalayamamak kötü ama rakibin rahat kazandığı haftada Antalyaspor gibi önemli bir deplasmandan galibiyetle dönmek müthiş. Gecenin tek kötü anı Emre'nin sakatlanmasıydı. İyileşsin bir an önce.